Google Adwords Reklam Kampanyaları

Google Adwords, özellikle son zamanlarda işletme sahiplerinin E Ticaret sitelerini, ürün ve hizmetlerini ön plana çıkarabilmek için Google AdWords danışmanlığı hizmeti ile sıkça kullandıkları bir internet reklamcılığıdır. Oluşturulan Google Adwords reklam kampanyalarında işletmeleri kullanıcılara ulaştıran belirleyici faktör, anahtar kelime seçimleridir. Reklam kampanyalarını oluştururken kullanılacak anahtar kelimeler; ürün ve hizmetlerin bulunabilirlik oranlarını ve kullanıcılara ulaşılabilirlik oranlarını doğrudan etkilemektedir. Bu yüzden oluşturacağınız reklam kampanyası için kullanacağınız anahtar kelimeleri belirlerken dikkatli olmanız gerekmektedir.

Google Adwords reklam kampanyalarında, doğru anahtar kelimelerin belirlenmesi kadar; oluşturulacak reklam kampanyası için tercih edilecek anahtar kelime eşleme türü de çok önemlidir. Google Adwords kampanyalarının beklenen başarıya ulaşabilmesi için doğru şekilde optimize edilmesi gerekmektedir. Yapılması gereken optimize çalışmaları arasında seçeceğiniz “anahtar kelime eşleme türü” tercihi de büyük öneme sahiptir. Google Adwords eşleme seçenekleri arasında tercih edebileceğiniz beş farklı seçenek bulunmaktadır. Bunlar: “Geniş Eşleme, Geniş Eşleme Düzenleyici, Sıralı Eşleme, Tam Eşleme ve Negatif Eşleme” türleridir. Bu eşleme türlerinden biri olan, negatif eşleme seçeneği ise en doğru hedef kitleye ulaşma konusunda, kullanılan önemli bir seçenektir. Şimdi, negatif eşleşmenin ne olduğuna ve negatif eşleşmenin sağlayacağı faydalara bir göz atalım.

Google Adwords Negatif Eşleme Nedir?

Negatif eşleme; oluşturulacak reklam kampanyaları doğrultusunda, Google’da yapılan arama sorgularında reklamın çıkmasının istenmediği anahtar kelime veya anahtar kelime gruplarının belirlenmesini anlamına gelmektedir. Yani, kullanıcılar tarafından yapılan aramalarda kullanılan kelimeler arasında mevcut reklam kampanyasındaki ürün veya hizmeti içermeyen kelime öbekleri varsa bu aramalarda reklamın çıkması engellenebilmektedir. Böylelikle, Google Adwords reklam kampanya maliyetleri düşerken, belirlenen kampanya bütçesi ile daha fazla hedef kitleye ulaşılabilmektedir. Negatif eşleme seçeneği kullanılarak, belirlenen hedef kitle için reklam kampanyaları daha fazla optimize edilebilmektedir.

Negatif Eşleme Seçeneği Nasıl Uygulanır?

Negatif eşleme seçeneğine uygun reklam kampanyalarını oluştururken, kullanıcılar tarafından yapılan arama sorgularında mevcut reklamla ilgisi olmadığı tespit edilen kelime veya kelime gruplarının başına “-” eksi işareti konulmaktadır. Böylelikle ürün veya hizmete yönelik olarak oluşturulmuş olan reklam kampanyası için sadece ilgili anahtar kelimelerle yapılan aramalarda reklamın görüntülenmesi sağlanır. Örnek vererek açıklayacak olursak; E Ticaret sitenizden çelik kasa sattığınızı varsayalım. Kullanıcıların yaptıkları aramalarda, ‘çelik, çelik madde, çelik masa, çelik kapı’ ve benzeri kelime ve kelime öbekleri ile arama yaparak sizin reklamınıza ulaştıklarını düşünelim. Ancak siz çelik madde, çelik masa veya çelik kapı satmadığınız için bu tür arama sonuçlarında reklamınızın çıkmasını istemiyorsunuz. O zaman yapılması gereken şey; masa, madde, kapı ve benzeri sizin hizmet ve ürününüz ile alakası olmayan kelimelerin başına eksi (-) işareti koyarak negatif eşleme yapabilirsiniz. Böylelikle reklamlarınız bu tür arama sonuçlarında görüntülenmeyecektir. Ayrıca size getirisi olmayacak olan anahtar kelimeler reklam kampanyalarınızda hariç tutularak maliyetlerinizi azaltabileceksiniz.

Google Adwords Negatif Eşleme Seçeneğinin Temel Avantajları

• Oluşturulacak reklam kampanyalarında en doğru hedef kitleye ulaşılmasını sağlar
• Google Adwords reklam kampanyalarının, tıklanma oranını yükseltir
• Reklam kampanyası için harcanacak maliyetleri düşürerek, optimize edilmesine olanak sağlar
• Google Adwords reklamları için yapılan yatırımlardan alınacak geri dönüş getirilerini artırır

Negatif Eşlemenin Kullanım Alanı ve Seçenekleri

Google Adwords reklam kampanyalarında, negatif eşleme türü iki farklı şekilde kullanılabilir. Negatif eşleşme; reklamlar için hazırlanan genel kampanyalarda kullanılabileceği gibi bir alt kategori olan reklam grupları düzeyinde de kullanılabilir. Genel kampanya düzeyinde negatif eşlemeden faydalanılacaksa; o kampanya içerisinde yer alan tüm reklam grupları için negatif eşleme seçeneği geçerli olmaktadır. Eğer negatif eşleme sadece reklam grubu düzeyinde kullanılacaksa belirlenen negatif anahtar kelimeler sadece o reklam grubu için geçerli olacaktır. Ayrıca negatif eşleşme türü genel olarak sadece arama ağı reklamlarında kullanılan bir seçenektir. Yani görüntülü reklam ağı kampanyalarından çok, arama ağı reklam kampanyalarında tercih edilmektedir. Ancak istenirse görüntülü reklam ağı kampanyalarında da negatif eşlemeden yararlanılabilir. Görüntülü reklam ağı kampanyaları için negatif eşleme türü uygulanırsa; belirlenen anahtar kelimelere uygun olarak farklı web siteleri ziyaret eden kullanıcılara ilgili reklam kampanyası gösterilmemiş olur.

Ayrıca, negatif eşleme türünü kullanırken iki farklı seçenek bulunmaktadır. İster kelime bazında negatif eşleme yapılabilir istenirse kelime öbekleri bazında negatif eşleme yapılabilir. İkisi arasındaki fark şudur: Kelime bazında negatif eşleme seçeneği tercih edilirse sadece belirlenen negatif tekil kelimeler üzerine arama yapan kullanıcılara reklamlar gösterilmez. Eğer, kelime öbekleri bazında negatif eşleme seçeneği tercih edilirse reklam kampanyası bu kelime öbeklerini içeren veya onlara yakın terimleri içeren aramalarda gösterilmez.

Negatif Eşleme Sürecini Doğru Belirlemek

Google Adwords reklam kampanyalarını optimize ederken seçilecek kelime eşleşme türü kadar eşleşme türü bazında kelime ve kelime öbeklerinin doğru süreçte belirlenmesi de önemlidir. Kampanya ve reklam gruplarının oluşturulacağı sürecin başında, reklam gösteriminin olmaması istenen negatif eşleme kelime ve kelime öbeklerinin belirlenmesi daha doğru olacaktır. Böylelikle reklam kampanyasının başladığı andan itibaren en doğru hedef kitleye ulaşılma şansı olur. Daha sonrasında, reklam kampanyasının devam ettiği süre içerisinde hedef kitle bazında sapmalara sebep olan anahtar kelime ve kelime grupları belirlenerek bunlarda negatif eşleme yapılarak düzenleme yapılabilir. Bu da reklam kampanyası ile ulaşılmak istenen hedef kitleyi olabildiğince optimize etmeyi sağlar.

Google Adwords Reklam Kampanyalarının oluşturulması ve yönetimi konusunda Sanal Yönetmen’in Reklam Danışmanlığı hizmetinden faydalanarak, başarılı reklam kampanyalarına imza atabilir ve reklam maliyetlerinizi düşürebilirsiniz.

Google Adwords Kalite Puanı 

Google Adwords Reklam Kampanyaları, günümüzde internet üzerinden E Ticaret faaliyeti yürütenler tarafından, oldukça sık yardımına başvurulan bir dijital reklam yöntemi haline gelmiştir. Google Adwords reklamlarında başarı elde etmek için dikkat edilmesi gereken birçok nokta vardır. Başarılı Adwords yönetiminde; “Google Adwords kalite puanını yükseltme, anahtar kelimelerin belirlenmesi, reklamların ve açılış sayfalarının düzenlenmesi, kampanyaları sürekli takip etme, hedef kitlenin arama alışkanlıklarını inceleme, satın alma döngülerini takip etme” gibi birçok kriter etkili olmaktadır.

Google Adwords reklamlarında başarılı sonuç elde edilebilmesi açısından, kalite puanı dikkat edilmesi gereken önemli kriterlerdendir. Peki, Google Adwords kalite puanı nedir? Google Adwords kalite puanı; oluşturulan reklam kampanyaları, seçilen anahtar kelimeler ve açılış sayfasının kalitesine yönelik olarak hesaplanan bir tahmindir. Kalite puanı Google sistemleri tarafından 1 ile 10 arası bir ölçek kullanılarak belirlenir.

Google Adwords Kalite Puanını Etkileyen Kriterler

Google Adwords kalite puanına etki eden temelde üç önemli faktör vardır. Bunlar: “Reklamın Beklenen Tıklanma Oranı, Reklam Alaka Düzeyi ve Açılış Sayfası Deneyimi” faktörleridir. Daha önceden kaleme almış olduğumuz “Google Kalite Puanı Hesaplama” konulu yazımızda, yukarıda sıralamış olduğumuz bu üç önemli faktörü anlatmıştık. Bir önceki yazımızı da inceleyerek, hem bu üç önemli kriterin kalite puanına etkilerinin neler olduğunu hem de Google Adwords kalite puanının nasıl hesaplandığını okuyabilirsiniz. Peki, Google Adwords kalite puanını belirleyen faktörler arasında yer alan diğer kriterler nelerdir? Şimdi bunların neler olduğuna bir değinelim.

Görülen URL’nizin Geçmiş Tıklama Oranı

Google Adwords sisteminden, ihtiyacınız olduğunda her zaman yararlanabilirsiniz. Ürün tanıtımlarınızı yapmak veya satışlarınızın artmasını sağlamak için her zaman reklam kampanyası oluşturabilirsiniz. Oluşturacağınız yeni reklam kampanyalarından daha yüksek verim alabilmek ve performans olarak daha başarılı olabilmek için; görülen URL’nizin geçmiş tıklama oranı önem taşımaktadır. Daha önceden oluşturduğunuz Google Adwords reklam kampanyaları ve bu kampanyaların kullanıcılar tarafından tıklama oranları, sizin Google Adwords kalite puanınızı etkileyen bir unsurdur. Görülen URL, kullanıcıların reklama tıkladıktan sonra yönlendirildiği sayfayı temsil etmektedir. Google Adwords ile oluşturulan tüm reklam kampanyalarına ait sayfa URL’leri, Google tarafından ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Bu geçmiş reklam kapmayanları arasında, tıklama oranı yüksek olan URL’ler kalite puanınıza olumlu yönde etki etmektedir.

Coğrafi Performansın Etkisi

Google Adwords reklam kampanyalarını oluştururken, reklamınızın yayınlanmasını istediğiniz kriterleri kendinize göre belirleyebilmektesiniz. Bunlardan bir tanesi de coğrafi konumun belirlenmesidir. Oluşturacağınız Google Adwords reklam kampanyasının, hangi coğrafi lokasyonlarda yapılacak aramalarda gösterilmesini istediğinizi sistem ara yüzünde ayarlayabilmektesiniz. Yeni oluşturduğunuz Google Adwords reklam kampanyasının, hedeflediğiniz coğrafi bölgedeki başarısı, kalite puanınıza etki eden bir diğer faktördür. Coğrafi konuma göre belirlediğiniz reklam kampanyalarından yüksek verim elde edebilmek için ürün ve hizmetlerinizin hitap edeceği, performansı yüksek olan yerleşim yerlerini seçmeniz tavsiyemizdir.

Hedeflenmiş Cihazların Etkisi

Google Adwords reklam kampanyalarını oluştururken, reklamınızın hangi cihazlardan yapılan aramalarda gösterilmesi gerektiğini de belirleyebilmektesiniz. Böylelikle reklam kampanyanızı ister tek bir cihaz türü üzerinden, isterseniz tüm cihazlarda gösterilmesini sağlayabilirsiniz. Ancak sistem tarafından reklamlarınız, her cihaz türü için ayrı ayrı değerlendirmeye tabi tutulmaktadır. Yani oluşturduğunuz reklam kampanyası; bilgisayarlarda, mobil cihazlarda veya tabletlerde, gösterdiği performansa göre her biri için ayrı kalite puanı almaktadır. Bu yüzden, her cihaz için farklı kalite puanı hesaplaması yapıldığını unutmayınız. Örneğin; tablet cihazlar üzerinden elde ettiğiniz yüksek kalite puanı, bilgisayarlar üzerinden elde ettiğiniz kalite puanına etki etmemektedir. Her biri kendi özelinde değerlendirmeye tabi tutulmaktadır.

Sayfa Yüklenme Hızı

Reklam açılış sayfasının yüklenme hızı, Google Adwords kalite puanının belirlenmesinde önemli bir faktör haline gelmiştir. Bir web sayfasının, yüklenme hızı ise temelde SEO çalışmalarının başarısına bağlıdır. Sayfa yüklenme hızı 2015 yılından itibaren önemli SEO kriterlerinden birisi olmuştur. Çünkü arama motoru Google, sayfa yüklenme hızı değerlerini sıralama faktörü olarak kullanmaktadır. Sayfa yüklenme hızı hem organik ziyaretçiler hem de Google botları açısından çok önemli bir kriterdir. Tüm bunlar neticesinde de sayfa yüklenme hızının kalitesi, Google Adwords kalite puanınıza etki etmektedir. Çünkü reklam linkinize tıklayan bir ziyaretçi ne kadar kısa sürede sayfanıza ulaşırsa o kadar iyidir.

İyi Optimize Edilmiş, Geçmiş Reklam Kampanyalarının Etkisi

Google Adwords reklam kampanyalarını oluştururken, başarılı bir şekilde optimizasyon yapmak önemlidir. Daha önceden yayınlamış olduğunuz reklam kampanyalarınızın iyi optimize edilmiş olması, onların kalite puanını yükseltecek bir etkendir. Bu da gelecek reklam kampanyalarınıza etki edecektir. Oluşturduğunuz reklam kampanyasında kullandığınız anahtar kelimeler üzerinde olumlu değişiklikler yapmak, hedef kitleyi iyi ayarlamak, coğrafi lokasyon seçimini doğru yapmak ve daha birçok özel optimize basamağını başarılı bir şekilde ayarlamak, mevcut reklam kampanyasından alacağınız Google Adwords kalite puanını etkilemektedir. Bu konuda öncelikli olarak dikkat etmeniz gereken nokta, kullandığınız anahtar kelimelerin başarı performansıdır. Anahtar kelimelerinizin tıklama oranı yüksekse doğru yoldasınızdır. Reklam kampanyalarını oluşturmadan önce anahtar kelimelerinizi belirlerken Google Adwords Anahtar Kelime Planlayıcı aracından faydalanabilirsiniz.

Yukarıda açıklamaya çalıştığımız tüm bu kriterler, Google Adwords kalite puanınızı etkileyen faktörlerdir. Reklam kampanyalarınızdan daha iyi sonuçlar elde edebilmek için ve daha verimli olabilmek için bu faktörleri her zaman göz önünde bulundurun. Google Adwords avantajları ve özelliklerinden daha iyi faydalanabilmek için Google Adwords kampanyalarınızı iyileştirin ve reklam kampanyalarınızdan daha yüksek performans sağlayın.

Google Adwords reklam kampanyalarından beklediğiniz verimi elde edebilmek için ve Google Adwords reklam kampanyalarınızı başarılı bir şekilde yönetebilmek için Sanal Yönetmen’in Google Adwords Danışmanlığı Hizmetinden yararlanabilirsiniz.

Google Adwords Reklam Kampanyaları

Google, günümüzdeki en önemli arama motorudur. Her gün milyonlarca insan, Google üzerinden milyarlarca arama sorgusu gerçekleştirmektedir. Google’ın insanlar tarafından bu kadar yoğun bir şekilde kullanılmasından dolayı, Google her zaman kullanıcılara daha iyi hizmet vermeyi hedeflemektedir. Yani kullanıcıların yapmış oldukları arama sorgularında, onlara en doğru ve en faydalı bilgiyi içerecek sayfaları ulaştırmayı amaçlamaktadır. Bununla birlikte Google, günümüzdeki en önemli dijital reklam platformlarından biri konumuna da gelmiştir. Hizmet ve ürün satışı yapmayı amaçlayan firmalar ile alıcı konumunda olan kullanıcıları ortak bir paydada buluşturmaktadır. Google bunun içinde “Google Adwords Reklamcılığı” sistemi ile arama motoru reklamı yapmak isteyenlere hizmet vermektedir.

Google Adwords reklam kampanyaları, firmalar tarafından günümüzde yoğun olarak kullanılan bir reklam çalışmasıdır. Ancak her Adwords reklam kampanyası başarılı sonuçlar doğurmamaktadır. Google Adwords reklam kampanyalarının başarıya ulaşabilmesi için dikkat edilmesi gereken birçok farklı nokta vardır. En temelde Adwords reklamlarında, kullanıcıların arama alışkanlıklarının etkili olduğunun unutulmaması gerekmektedir. Elbette Adwords reklam kampanyalarının başarıya ulaşmasındaki tek faktör bu değildir. Peki, o zaman Google Adwords yönetiminde dikkat edilmesi gereken noktalar nelerdir? Şimdi bunlara bir göz atalım.

Google Adwords Reklamlarının Başarıya Ulaşması İçin Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

Başarılı Adwords yönetiminde; anahtar kelimelerin belirlenmesi, reklamların ve açılış sayfalarının düzenlenmesi, sürekli takip etme, hedef kitlenin arama alışkanlıklarını inceleme, satın alma döngülerini takip etme gibi birçok faktör vardır.

Başarılı Adwords yönetimi konusunda destek almak için Google Adwords Danışmanlığı hizmetinden de yararlanabilirsiniz.

Kullanıcı Aramalarını Analiz Edin

Google Adwords reklamlarında, reklam verenleri etkileyen noktalardan biriside, kullanıcıların arama biçimleridir. Her kullanıcı ulaşmak istediği ürün veya bilgiyi çok farklı kelimeleri kullanarak aratabilmektedir. Bazen bizim bile tahmin edemeyeceğimiz kelimeler ile arama sorgusu gerçekleştirebilmektedir. Bu da kullanıcı alışkanlıklarının sürekli gelişen veya değişebilen bir yapıda olduğunun kanıtıdır. Bu yüzden ürün ve hizmetlerinize yönelik oluşturduğunuz Adwords reklamlarında, sürekli olarak anahtar kelime takibi ve analizi yapmanız gerekmektedir. Başarılı Adwords yönetiminin temel yapı taşlarından birisi; kullanıcı tarafından yapılan aramalarda, anahtar kelimelerinizi tetikleyen gerçek arama sorgularının analiz edilmesidir. İnsanların sizin ürün ve hizmetlerinize hangi arama sorgularını yaparak ulaştıklarını ve aramalar sonucu hangi reklamlarınızın tetiklendiğini bilmeniz çok önemlidir. Ayrıca kullanıcı aramalarında doğru sayfaya yönlendirmede, bu bakımdan dikkat edilmesi gereken bir husustur.

Google Adwords Kampanya Maliyetlerini Doğru Kullanın

Başarılı Adwords yönetiminde, kampanya maliyetlerini doğru ayarlamak çok önemlidir. Çünkü gereksiz ve bilinçsiz harcamalar size hem zaman hem nakit kaybettirecektir. Ayrıca yüksek bütçeli yatırımlar, başarılı reklam kampanyası demek değildir. Reklam maliyetlerinizi görebilmeniz ve analizlerini yapabilmeniz için Google Adwords arama sorguları raporundan faydalanabilirsiniz. Arama sorguları raporu size kullanıcıların arama sorgularında; hangi anahtar kelimelerinizin tetiklendiği bilgisini vermektedir. Böylelikle kullanıcıların hangi reklam ve açılış sayfasına ulaştığını tespit etmeniz mümkündür. Burada dikkat etmeniz gereken nokta, anahtar kelimeleriniz ile eşleşme sağlayacak kelimelerin doğru belirlenmesidir. Yani kullanıcının yapmış olduğu aramalardaki bir kelime, ilgisiz bir anahtar kelimeyi tetiklerse bu kullanıcıyı yanlış reklama yönlendirecektir. En nihayetinde gerçekte aradığına ulaşamayan kullanıcı eriştiği sayfayı terk edecektir. Böylelikle herhangi bir satış işlemi de gerçekleşmemiş olacaktır. Bu da sizin gereksiz bir maliyete katlanmanıza sebep olacaktır. Bu yüzden Adwords kampanyalarınızı oluştururken maliyeti doğru kullanmak adına, anahtar kelimelerinizi hangi eşleme türüne göre belirleyeceğiniz çok önemlidir. Anahtar kelimelerinizi 5 ayrı eşleme türü seçerek oluşturabilirsiniz. Bu eşleme türleri; geniş eşleme, geniş eşleme düzenleyici, sıralı eşleme, tam eşleme ve negatif eşlemedir.

Google Adwords Kalite Puanınıza Dikkat!

Google Adwords kalite puanı, başarılı Adwords yönetimine etki eden bir unsurdur. Kalite puanınızın yüksek olması hem maliyetlerinizin düşmesine hem de kullanıcı memnuniyetine etki eden bir kriterdir. Kalite puanını etkileyen faktörlerin başında; reklamın beklenen tıklanma oranı, reklam alaka düzeyi, açılış sayfası deneyimi gibi etkenler yer almaktadır. Yanlış belirlenecek reklam stratejileri, kullanıcıların yaptıkları aramalarda yanlış sayfalara yönlendirilmesine sebep vermektedir. Bu da kullanıcının ilgili sayfayı hemen terk etmesi anlamına gelmektedir. Bu gibi durumlar Google tarafından sitenize verilen değerlerin düşmesine neden olmaktadır. Çünkü Google kullanıcılara her zaman en iyi deneyimi yaşatmak için çalışmalarını sürdürmektedir. Sizin Google’a yanlış bilgi aktarmanız sonucu, Google kullanıcıları yanlış sonuçlara yönelttiğinde, doğal olarak kendince size bir ceza uygulamaktadır. Bu yüzden yanlış kelimeler üzerinden sitenize trafik çekmemeye veya doğru kelimeler üzerinden gelen kullanıcıları yanlış reklam ve sayfaya yönlendirmemeye dikkat edin. Bir kelimenin reklamınız ve siteniz ile olan alaka durumu, sadece belirlediğiniz anahtar kelimeyi değil; tüm reklam gruplarını ve kampanyalarınızı etkilemektedir. Bu hususu da unutmamanız gerekir.

Anahtar Kelime Seçimine Dikkat Edin

Adwords reklamlarını düzenlerken, doğru anahtar kelimeleri belirlemek çok önemlidir. Doğru anahtar kelimelerin belirlenmesinde; sektördeki tecrübe, önceden yapılan çalışmalar, analiz araçlarından faydalanmak, kullanıcı alışkanlıklarını ölçümlemek ve rakip analizleri oldukça etkilidir. Ayrıca Adwords reklamlarında sürekli güncel kalmakta çok önemlidir. Kullanıcıların yaptıkları arama sorgularında kullandıkları kelimeler ile sizin sayfalarınıza ve reklamlarınıza ulaştıklarını unutmayınız. Bu yüzden reklam kampanyalarınızda kullanacağınız anahtar kelimeler birçok açıdan önem taşımaktadır. Anahtar kelimeleriniz; kullanıcıların size kolay ulaşabilmesi, kalite puanınızın artması, reklam maliyetlerinizin düşmesi, satışlarınızın artması gibi durumların hepsine etki etmektedir. Kullanacağınız anahtar kelimelerin her zaman talebe yönelik kelimeler olmasına özen gösterin. Reklam hedefinize yönelik olarak bazı durumlarda sektörünüzle alakalı olan kelimeleri kullanmamanız bile gerekebilir.

Oluşturacağınız reklam kampanyalarında, hangi anahtar kelimeleri kullanmanız gerektiği konusunda karar vermekte güçlük çekiyorsanız, Google Analytics raporlamasından faydalanabilirsiniz. Google Analytics içerisinde yer alan “İkincil Boyut” seçeneğinden faydalanarak, eşleşen arama sorgusu verilerini analiz edebilirsiniz. İkincil boyut kısmından herhangi bir anahtar kelimeyi seçerek, arama sorgularında tetikleyeceği anahtar kelimeleri inceleyebilirsiniz. Yine Google Analytics ile “Sorgu Eşleme Türü” kısmından belirleyeceğiniz anahtar kelimelerin eşleme türüne göre performans değerlerini öğrenebilirsiniz. Ayrıca “Sorgudaki Kelime Sayısı” alanından, Google Adwords kalite puanı ve geri dönüşüm oranı yüksek olan spesifik kelimeleri de belirleyebilirsiniz. Anahtar kelime seçimlerinde Google Adwords Anahtar Kelime Planlayıcı aracından da yardım alabilirsiniz. Ayrıca Google üzerinden kendi yapacağınız arama sonuçlarından ve aramalarda çıkan otomatik tamamlamalardan da faydalanarak fikir oluşturabilirsiniz.

Mobil Uyumluluğa Önem Verin

Başarılı Adwords yönetiminin, unutulmaması gereken bir diğer önemli noktası da; web sitenizin mobil cihazlarla uyumlu olmasıdır. Çünkü mobil cihazların kullanımı ve mobile cihazlar üzerinden internete erişim her geçen gün artmaktadır. Bu da açık bir şekilde Google Adwords reklam kampanyalarınızın ve web sitenizin mobil cihazlar için optimize edilmesi gerektiğini göstermektedir. Mobil cihaz üzerinden sitenize erişen kullanıcılara iyi bir kullanıcı deneyimi yaşatmazsanız, bu potansiyel müşterinizi kaybetmenize sebep verir. Bu yüzden internet siteniz ile beraber, Google reklam kampanyalarınızı da mobil kullanıcılar için geliştirmeniz gerekmektedir. Bunun için Google Adwords hesabınız üzerinden, mobil cihazlara özel reklam grupları ve kampanyaları oluşturabilirsiniz.

Açılış Sayfalarını Doğru Belirleyin

Google Adwords reklamları ile kullanıcının yönlendirilmek istendiği açılış sayfası kendi içerinde ayrı bir öneme sahiptir. Yani reklamınıza tıklayan kullanıcıyı ana sayfanıza yönlendirmek yerine ilgili reklamın bulunduğu sayfaya yönlendirmeniz, kullanıcı deneyimi açısından çok önemlidir. Sonuçta kullanıcıların ne aratarak sitenize ulaşmaları gerektiğini siz belirlemektesiniz. Bu da onların sizden ne istediğini, bildiğinizi göstermektedir. Bu yüzden Google Adwords reklamlarınıza tıklayan ziyaretçilerinizi, ana sayfaya yönlendirmek yerine aradıkları şeyle ilgili olan açılış sayfasına yönlendirmek çok önemlidir. Çünkü aradığıyla ilgili olan sayfaya ulaşamayan kullanıcı akabinde sitenizden ayrılacaktır.

Sonuç

Başarılı Adwords yönetimi için pek çok farklı kriterin birbiriyle uyumlu olarak ilerletilmesi gerekmektedir. Adwords kampanyalarının başarılı bir şekilde ilerletilmesi için yazı içerisinde bahsedilen noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir. Aynı zamanda başarılı bir Adwords yönetiminin; süreklilik, istikrar ve ilgi istediği de unutulmamalıdır. Günden güne her sektörde rekabetin hızla arttığı ve bu rekabet ortamında hangi stratejileri uygulamanız gerektiğini bilmeniz çok önemlidir. Bu yüzden Adwords yönetiminde; nasıl kazandığınızı bilmek, hangi kampanyaların, reklam gruplarının, arama sorgularının kazandırdığını öğrenmek ve hangilerinin kaybettirdiğini analiz edebilmek çok önemlidir. Çalışmalarınızda sürekli olarak güncel verileri takip edip, analiz etmeniz gerekmektedir. Unutmayın ki gerçek başarı “emek ve sabır” gerektirir.

Google AdWords yönetimi konusunda aklınızdaki soruları sormak ya da reklam danışmanlığı hizmeti almak için Sanal Yönetmen ile iletişime geçebilirsiniz.

Blog ve Blogerlık

İnternet kullanımı her geçen gün artmakta ve yaygınlaşmaktadır. Eş zamanlı olarak günden güne blog sitelerinde de artış olmaktadır. Günümüzde bir blog sahibi olmak, artık çok kolay hale gelmiştir. Blog yayını yapılabilecek birçok ücretsiz yazılım ve kaynak mevcuttur. Bu sayede dakikalar içerisinde blogunuzu kurup, yayın hayatına başlayabilirsiniz.

Artık isteyen herkes düşüncelerini, fikirlerini internet ortamında online olarak, herkesle paylaşabilmektedir. Her gün birçok blog sitesi açılmaktadır. Ancak her gün birçok blog sitesi de kapanmaktadır. Çok iyi fikirlerle, projelerle yola çıkan blog sahipleri çeşitli sebeplerden dolayı yayın hayatlarına son vermektedir. Blog yayınını devam ettirebilme konusunda dikkat edilmesi gereken belli başlı faktörler vardır. Yayın hayatına başlamadan önce bunları bilmek, sürecin devamlılığı açısından önemlidir. Her şeyden önce blog yayınında unutulmaması gereken altın kural ise “İstikrar”dır.

Blog Nedir?

Yazı ve yorumların kronolojik bir sıraya göre yayınlanmasına imkan veren, web tabanlı bir yayındır. Bloglar genellikle belli konularda bilgilerin ve görüşlerin paylaşılmasında kullanılır. Ayrıca web siteleri kendi sektörlerine ait konularda oluşturdukları içerikleri de blog aracılığıyla paylaşmaktadır.

Blog Hayatına Yeni Başlayacak Blogerlar İçin Tavsiyeler

İnternet ortamında yer alan yüzlerce hatta binlerce blog sitesi bulunmaktadır. Ancak bunlardan kaç tanesinin yayın hayatına aktif olarak devam ettiği büyük bir soru işaretidir. Hatta bu blog sitelerinden hangileri bu işi olması gerektiği gibi yapmaktadır? O zaman şimdi, blog yayıncılığında başarılı olabilmek için neler yapılması gerektiğine bir göz atalım.

Blogları Gezin ve Neler Yapıldığını İnceleyin

İşe ilk olarak inceleme evresinden başlamak doğru bir hamle olacaktır. Kendi blogunuzu açmadan önce halihazırda mevcut blogları incelemeniz, sizin için bir yol gösterici olabilir. Çünkü bu sayede neler yapıldığı, nasıl tepkiler alındığı ve neler yapılmaması gerektiği konusunda fikir elde edebilirsiniz. Alınması gereken önlemleri önceden belirleyebilirsiniz. Zaten çoğu zaman birçok blog yazarı, başka bir blog yazarından etkilenerek bu yola koyulur. Yapacağınız incelemeler size kendi blogunuzun türünü, konusunu belirlemenizde de fayda sağlayacaktır. Her zaman söylenen bir gerçek vardır ki bu bloglar içinde geçerlidir. “İyi bir yazar olabilmek için, öncelikle iyi bir okuyucu olmak gerekir.”

Hedefinizi ve Hedef Kitlenizi Belirleyin

Blog yayıncılığı konusunda dikkat edilmesi gerekilen önemli konulardan biride; hedefin ve hedef kitlenin belirlenmesidir. Sonuçta kendine bir hedef koymayan kişi nereye, nasıl ulaşacağını da bilemez.

Bloger yolculuğuna başlamadan önce, yazma amacınızı belirlemeniz gerekmektedir. Yani, hangi amaç doğrultusunda yayın yapacağınızı ve bu konudaki hedefinizi bilmelisiniz. Bloglar, elbette kişilerin kendi düşüncelerini yazıp insanlarla paylaştıkları özgür platformlardır. Ancak kabul edelim ki hiçbir okuyucuda sürekli olarak sizin gün içerisinde ne yaptığınızı, ne yediğinizi, o gün neden moralinizin bozuk olduğunu merak etmez. İnsanlar ilgilendikleri, merak ettikleri konular hakkında yazılmış olan şeyleri okumak isterler. Sizde bu tarz bir duruma hizmet ederseniz, kalıcı bir ziyaretçi kitlesi elde edersiniz. Bu yüzden bloger yaşantınıza başlamadan önce hangi konu üzerine yayınlar yapacağınıza karar vermelisiniz.

Blog üzerinden paylaşacağınız yazılardaki hedef ve amaçlarınızı belirlediniz. Peki, hedef kitlenizin kimlerden oluşacağını hiç düşündünüz mü? Yazılarınızı blogunuz üzerinden yayınlamadan önce, bu yazıyı kimlerin okuyacağını tahmin etmek ilk başlarda biraz zor olabilir. Ancak yazacağınız konuyla kimlerin ilgilenebileceğini, yazının kimlerin ilgisini çekebileceğini öngörebilirsiniz. Eğer ki arabalar üzerine yazılar yazacaksanız, blogunuzu da arabalara ilgi duyan kişilerin takip edebileceğini tahmin edebilirsiniz. Daha sonra elbette hedef kitleniz değişik profillerden oluşabilir. Yani araba almayı düşünen birinin, internette yapmış olduğu aramalar sonucu sizin yazılarınıza ulaşma ihtimalinin olması gibi. Eğer ki yazdığınız yazı doyurucu bir yazıysa, ilk etapta geçici ziyaretçi profiline sahip bu kişiler daha sonradan sürekli takipçinizde olabilir.

Kendi Uzmanlık Alanınızı Belirleyin

Blog yazmak, ‘ne olursa olsun yazarım’ mantığıyla çok fazla örtüşen bir durum değildir. Genelde de en çok yapılan hatalardan biri budur. İyi bir fikir belirleyip yola çıkan blogerlar, ilerleyen süreçlerde hedeften sapabilmektedirler. Bu da başarısızlığı beraberinde getirmektedir. Her konuda kendinize özgü bir fikriniz olabilir ancak bir konuda uzmanlaşmak verimlilik açısından daha iyidir. Hem böylelikle, sizin blogunuzu takip eden kişilerde gerçekten sizin ne ile ilgili yazılar yazdığınızı ve yazabileceğinizi daha iyi algılarlar. Blogunuz için ana konu belirleyip yazmaya başladıktan sonra, geçen süreç içerisinde yeni fikirler ve yeni alanlar bloga dahil edilmek istenir. Ancak üretmekte sıkıntı yaşanmaya başlandığında hiçbiri tam olarak yapılamaz hale gelir. Bu konuda yapmanız gereken, blogunuzu açmanızdaki amacı iyi belirlemektir. Bu blogu neden açıyorsunuz? İnsanlara katmak istediğiniz ve anlatmak istediğiniz nedir? Bu soruları kendinize sorun ve insanları bilgilendirmeyi düşündüğünüz ana konuya odaklanın. Böylelikle insanları kendinize yakınlaştırın. Blogunuzu çok fazla dallandırıp, budaklandırmak yerine ana konunuz üzerine daha fazla çalışın ve sizi takip edenlere daha fazla nasıl faydalı olabilirimin üzerine yoğunlaşın.

İçeriklerinizde Kaliteye ve Özgünlüğe Önem Verin

Blogunuz üzerinden paylaşacağınız yazıların çok olmasına değil, kaliteli olmasına her zaman dikkat edin. İsterseniz blogunuzda gün içerisinde onlarca hatta yüzlerce yazı paylaşabilirsiniz. Ama bu yazılar size özgü değil de kopya içeriklerden oluşuyorsa, emin olun bunun size hiçbir faydası olmayacaktır. Yani siz yazılarınızı nicelik ile sınırlandırmak yerine nitelik ile sınırlarını genişletebilmenin peşinde olun. Elbette özgün içerik oluşturmak anlatıldığı kadar kolay değildir. Ancak onun size katacağı değerler de tarif edilemeyecek kadar iyidir. İlk başlarda bu durum sizi zorlayacak olsa bile, ilerleyen süreçte insanların sizi neden tercih ettiği konusunda sizi rahatlatacaktır. Sonuçta önemli olan nokta, kalıcı bir takipçi kitlesi oluşturmaktır. Yoksa sitenize giren kişiler, girdikleri gibi sitenizi terk ederlerse, bunun size bir faydası olmayacaktır. Bu konuda bilinmesi gereken, sizi ziyaret eden kişilerin tekrar sitenize girmesini sağlamaktır.

Sürekliliği Hedef Alın

Bir fikir oluşturmak, bu fikir üzerine bir işe odaklanmak, o konuda özgün ve kaliteli içerikler yazmak hiçbir zaman kolay olmaz. Aslında bu konuda zor olan şey yazamamak ya da nitelikli içerik oluşturamamak değildir. Asıl zor olan şey, sürekliliği sağlamaktır. Günümüzde bir blog sitesi açmak, bir konu hakkında yazı yazmak ya da bilgi paylaşmak çok zor olan bir şey değildir. Önemli olan uzun vadede bunu devam ettirebilmektir. Bu konuda sizi zorlayabilecek bazı durumlar ile karşılaşmanız olasıdır. Örneğin; her zaman özgün ve nitelikli yazı yazmak için uğraşmanız; sizinle aynı içeriğe sahip binlerce insanın ve binlerce web sitesinin olması gibi. Belki her zaman o konu hakkında en iyi içeriği, en doğru bilgiyi siz üretemeyebilirsiniz. Ancak yazmaktan ve üretmekten vazgeçmeyerek, istikrarlı olmayı başarabilirsiniz.

Kopya İçerikten Uzak Durun

Blog yazmaya yeni başladıysanız, bunun aslında hayal ettiğiniz kadar kolay olmadığını göreceksiniz. Çünkü belirlediğiniz hedef doğrultusunda sürekli yeni içerikler üretmek, özgün olmaya çalışmak ve çeşitlilik katmak tahmin edildiği kadar kolay değildir. Çoğu zaman başladığı bu yolda yürüyemeyenlerin asıl sıkıntısı da budur. İlk başlarda günde birkaç yazı paylaşımı yapılırken zamanla; haftada birkaç yazı, ayda birkaç yazı diye düşüş meydana gelebilir. Bu tarz durumlarda blog boş kalmasın diye insanların aklına kolay yoldan içerik üretmek gelir. Yani başka bloglardan ya da sitelerden içerik alıp kendi blogunda yayınlamak gibi. Ancak belli bir zaman sonra kendinizi sadece başkalarına ait içerikli paylaşır bir halde bulabilirsiniz. Bu da blogunuzun sonu anlamına gelir. Çünkü sizin sitenizi ziyaret edecek kişiler burada özgün içerikleri bulmak isterler. Kopya içerikler hem ziyaretçi açısından hem de arama motorlarında üst sıralarda çıkabilmeniz adına sizi sıkıntıya uğratır. Bu yüzden kopya içeriklerden uzak durun.

Samimi ve İçten Olun

Blogunuzda yazdığınız yazı eğer çok fazla teknik bilgi gerektiren bir içeriğe sahip değilse, yazı dilinizi daha samimi ve eğlenceli kullanmanız size fayda sağlayabilir. İçeriğe uygun olduğu sürece herkes konuyu biraz daha samimi ve eğlenceli bir halde okumayı tercih eder. Bu durumdan da memnun olur. Tabi samimiyet ve eğlence konusunu abartmamaya ve mesafeyi korumaya özen gösterin.

Blog Dünyasında İş Birlikleri Kurun

Benzer içeriklerle, aynı hedef kitleye hitap eden sitelerin ortak işler yapıp, bir şeyler ürettiği pek görülen bir şey değildir. Ancak blog dünyası ve blog yazarlığı bir yarışma mantığında değildir. Yani blog dünyasında herkes kendi özelinde değerlidir ve herkes takdire değerdir. Tabi, işini doğru yapıyorsa. Bu yüzden diğer bloglarla ve blogerlarla iletişim kurun ve ortak işler yapın. Onların içeriklerini kendi blogunuzda yayınlayın. Sizin yazılarınızın onlar tarafından paylaşılmasını isteyin. Nitekim en büyük blog yazarları bile bu işe yeni başlayan blog yazarlarına yardım etmek için kendi vakitlerini ayırıyorlar. Sizde bu ortaklıklardan çekinmeyin.

Anahtar Kelime Seçimine Dikkat Edin

İnternet dünyasında kullanıcıların size nasıl ulaştığı çok önemlidir. İnsanların size ulaşmasını kolaylaştırmak ise sizin elinizdedir. Arama motorlarında belirli kelime ve kelime gruplarını kullanarak arama yapan ziyaretçiler, listelenen sonuçlara göre siteleri ziyaret ederler. Bu açıdan, sizde kullanacağınız anahtar kelimeleri iyi analiz edip, seçmelisiniz. Oluşturacağınız içeriğe en uygun anahtar kelimelerin hangileri olduğunu, kullanıcıların o konuya ulaşmak için ne gibi aramalar gerçekleştirdiğini iyi analiz etmelisiniz. Belirlediğiniz anahtar kelimeleri yazınızın içerisinde doğru biçimlerde ve yakın anlamlarıyla kullanmalısınız. Anahtar kelimeleri belirleme konusunda yardım almak için Google Anahtar Kelime Planlayıcı aracından faydalanabilirsiniz.

Blogunuzun ve Yazılarınızın Analizini Yapın

Blog yayıncılığında genel olarak analiz kısmı pek önemsenmeyen bir durum olarak algılanır. Ancak bu durum oldukça yanlıştır. Sonuçta yapılan işin ölçümlenmesi, değerinin anlaşılması açısından önemlidir. İşinizi büyük bir ciddiyet ve özveri ile yapmak istiyorsanız, blogunuzu ölçmeli ve analiz etmelisiniz. İçeriklerinizin okunma oranını, blogunuzun ziyaretçi sayısını, site trafiğini, okurların içeriklerle olan etkileşimlerini ölçümlemek, size artı değer katacaktır. Bu konuda faydalanabileceğiniz birçok analiz aracı bulunmaktadır. Google Analytics ve benzeri programlardan faydalanarak analizlerinizi yapabilirsiniz.

Blogerlar için arama motorlarında üst sıralarda çıkmak oldukça önemlidir. Yazıları daha fazla insana ulaştırmak, daha fazla okuyucu kitlesi kazanmak, her blogerın isteğidir. Bunun için yukarıda bahsedilen hususları özenle ve dikkatle uygulamanız sizin faydanıza olacaktır. Blog sayfanızı Google’da ilk sayfaya yükseltebilmek için neler yapılması gerektiğini anlatan ” Google’da İlk Sayfada Olmak için Yapılması Gerekenler ” başlıklı yazı blogunuzun sıralamasını yükseltmeniz konusunda yol gösterici olacaktır. Ayrıca blogunuzu ve yazılarınızı sosyal ağlar aracılığıyla daha fazla insana ulaştırabilmek için ” Etkili Sosyal Medya Kullanımı ” konulu yazımızı okuyarak, sosyal medyanın gücünden daha fazla yararlanabilirsiniz.

Referrer Domain ve Linked Domain İlişkisi

Web siteler için linkleme çalışmaları oldukça önemlidir. Çünkü bir web sitesinin dışarıdan almış olduğu linkler, hem site trafiğine hem de sitenin arama motorlarındaki sıralamasına etki etmektedir. SEO Danışmanlığı kapsamında yürütülen, SEO çalışmaları içerisinde yapılan bu linkleme çalışmaları gün geçtikçe farklı boyutlar kazanmaktadır. İlk başlarda site dışı sayfalardan alınan linklerin sayısal çoğunluğu büyük önem taşırken; artık site dışı sayfalardan alınan linklerin kalitesi büyük önem taşımaktadır. Yani artık linkleme çalışmalarının niteliği ve niceliği arasındaki uyumluluk önemli hale gelmiştir.

Site dışı linkleme çalışmalarının yapılmaya başlandığı ilk zamanlarda, hatta yakın bir tarihe kadar; başka bir web sitesinin, direkt olarak domain uzantınıza yönlendirme yapması yeterli görülmekteydi. Ancak süreç ilerledikçe bu durumda değişmeye başladı. Zamanla ana sayfanıza yapılan yönlendirmelerin yanında; diğer alt sayfalarınıza ve hatta makaleler içerisinden sitenize yapılan yönlendirmeler önem kazanmaya başladı. Site dışı link inşası çalışmalarının önemli olduğuna dair açıklamaların yapıldığı ilk zamanlarda; sadece sayıca fazla link almanın önemi üzerinde durulmaktaydı. Eskiden web siteleri ve bloglar için en uygun linkleme stratejisi, alınabildiği kadar çok Backlink alınması yönündeydi. Şuan ise site dışı linkleme çalışmalarında “Referrer Domains ve Linked Domains” arasındaki uyumluluk önem kazanmıştır. Sürecin bu şekilde evrilmesindeki en büyük etken hiç şüphesiz, Google’ın sitelere verdiği PageRank değerinin kaldırılması olmuştur. Hatırlanacağı üzere Google PageRank Algoritması ile web sitelere, aldıkları link sayısına göre 0-10 arasında bir değer puanı vermekteydi. Ancak yapılan Black Hat SEO çalışmaları sonucu, Google bu algoritmanın kötüye kullanıldığını fark etmiş ve bu güncellemenin geçerliliğini sonlandırmıştır. O zaman Referrer Domain ve Linked Domain’in ne demek olduğuna ve aralarındaki uyumluluğu nasıl algılamak gerektiğine bir göz atalım.

Referrer Domain Nedir?

Referrer Domain en kısa anlamıyla; tüm link almış olduğunuz sitelerin sayısını ifade etmektedir. Yani; bir web sitesi üzerinden alınan çok sayıdaki link sayısını değil, farklı web sitelerden alınan link sayısını ifade etmektedir. Daha da anlaşılır olması adına örneklendirmek gerekirse; Referrer Domain, tek bir web siteden alınan 10 farklı link sayısını önemsememektedir. Kaideye alınan durum; farklı web sitelerdenden alınmış olan tekil yönlendirmelerin sayısıdır.

Linked Domain Nedir?

Linked Domain terimi; bir web sitesinin link ile yönlendirme yaparak, referans olduğu farklı web siteleri ifade etmektedir. Yani başka sitelere ait linkleri, kendi sitenizde bulundurmanızdır. Site üzerinden verilecek, farklı web sitelere ait link çıkışlarının “dofollow” olarak yapılması katkı sağlayacak olan durumdur. Sitelerde verilen linkler, dofollow veya nofollow olarak verilmektedir. İkisi arasındaki farkı kısaca özetlemek gerekirse; dofollow olarak verilen site linkleri, sitenin hem trafiğini artırır hem Google sıralamasının yükselmesine yardımcı olur. Nofollow olarak verilen site linkleri ise site trafiğinin artmasına katkı sağlar ancak Google sıralamasının yükselmesi adına pek fazla katkı sağlamaz.

Referrer Domain ve Linked Domain Uyumluluğunun Önemi

Yukarıda yapılan tanımlamalar neticesinde; Referrer Domain için alınan link sayısı, Linked Domain için ise alınan linklerin kalitesi olarak özet yapılabilir. Peki, bu iki faktör arasındaki uyumluluk neden önemlidir? Bunu da kısaca açıklayalım.

Bir sitenin Referrer Domainler üzerinden Backlink almasını önemli kılan iki faktör vardır. Bunlar: site içi trafiği arttırmak ve arama motorları sıralamalarında üst sıralara çıkabilmektir. Yani kendi sitenize Referrer Domainler üzerinden yönlendirme alırken, Backlink’in bahsedilen bu iki durumu da barındırması gerekmektedir. Bu da sayıca fazla Referrer Domain ve dofollow olarak verilmiş Linked Domainler alınması ile mümkündür. Yani sadece sayısal olarak fazla link alınıyor olması, Backlinklerin kaliteli olduğu anlamına gelmemektedir.

Yazı içerisinde genel olarak bahsettiğimiz gibi eskiden çok fazla Backlink alınıyor olması, önem derecesi yüksek ve yeterli bir durum olarak görülüyordu. Ancak bugün bir sitenin sadece aldığı link sayısı değil; hangi web sitelerden, hangi sayfalardan, ne kadar sık ve hangi anahtar kelimeler üzerinden link aldığı önemli olmuştur. Bu da arama motorlarının artık sadece niceliğe değil niteliğe de ne kadar önem verdiğinin göstergesidir. Site dışı SEO çalışmalarından istenilen verimi elde edebilmek için alınan Backlinkler’in durumu çok önemlidir. Aldığınız Backlink’i hangi sebeple, hangi siteden ve ne yararla aldığınıza dikkat etmelisiniz. Bir siteden alınacak Backlink’in dofollow Linked Domain olması sizin için çok önemlidir. Referrer Domain ve Linked Domain arasındaki uyumu kesinlikle göz ardı etmeyin.

Referrer Domain, Linked Domain ve SEO çalışmaları ile ilgili aklınızdaki soruları sormak ya da Kurumsal SEO Danışmanlığı hizmeti almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Google İçerik Reklamları

Yakın zaman önce Facebook üzerinden yayıncıların içerik yayını yapabilmesine imkan veren, Instant Articles hizmeti faaliyete geçmişti. Facebook’tan sonra şimdide Google benzer bir hizmet vermeye hazırlanıyor. Google’ın sunacağı bu hizmet sayesinde, markalar ve yayıncılar arama sonuç sayfasında içerik yayınlayabilecekler. Google içerisinde barındırılabilecek içerikler sayesinde, markalar buradan reklam yapabilecekler.

Haber kaynağı akış sayfasında içerik yayını, ilk olarak geçen yıl Facebook tarafından kullanıma sunulmuştu. Geçtiğimiz yıl Facebook, sınırlı sayıda katılımcının, Instant Articles (anında haber) uygulaması ile Facebook üzerinde içerik barındırmasına izin vermişti. Bu yeni uygulama sayesinde yayıncılar, haber sayfasında sitelerine ait içerikleri paylaşma imkanı bulmuştu. Şuan aktif olarak kullanılan bu uygulama, haber sitelerinin ve özellikle e-ticaret sitelerinin hayalini kurduğu, hızlı yüklenen sayfalar özelliğini gerçekleştirme imkanı vermektedir.

Google İçerik Reklam Devrini Başlatmaya Hazırlanıyor

Facebook’un uygulamaya koymuş olduğu haber akış sayfasında içerik yayını ve reklam yayını hizmetinin ardından, şimdi ise Google buna benzer bir uygulama için çalışmalara başlamış durumda.

Google uygulamaya koyacağı bu yeni hizmeti için, web tabanlı bir arayüz geliştirdiğini duyurdu. Bu arayüz, Arama Motoru Sonuç Sayfası’nda (SERP) gösterilecek olan metin ve görsellerin yüklenmesi için yapılan özel bir yükleme sayfasıdır. SERP üzerinde yer alacak reklam içeriklerinin uzunluğu 14 bin karakter sınırlamasına tabi tutulacak. Aynı zamanda içerikler maksimum 10 görsel ve video bağlantı içerebilecek. Buna ek olarak SERP üzerinde yer alacak sayfalar Facebook, Twitter ve e-posta ile paylaşılabilecek. Arama sonuç sayfası üzerinde görünüm olarak yer alacak yayın içerikleri kayar slayt olarak görüntülenecektir.

Arama sonuçlarında yer alacak içerik yayınları ve reklamlar, oluşturulan bu yeni arayüz sayesinde ayrı bir sayfa üzerinde barındırılacak. Bu içerikler 1 hafta boyunca konuyla ilgili yapılan aramalarda gösterilecek. 1 hafta sonrasında ise bu içerikler arama sonuç sayfasından kaldırılacaktır. Ancak bu içerik yayınları, Google içerisinden kaldırılmayacaktır. Yani içerikler Google’da barınmaya devam edecek. Böylelikle bu içeriklere link ile tekrar ulaşılabilecektir.

Google, hizmete sunacağı bu yeni proje için henüz geliştirme çalışmalarına devam etmektedir. Şuan için bu sistem adına Google’da birkaç deneme yayını yapılmıştır. Ayrıca Google tarafından hizmete sunulacak bu yeni projenin isminin ne olacağı da henüz bilinmemektedir.

Her geçen gün yaygınlaşan bu tür reklam uygulamaları, markaları ve yayıncıları site dışı reklam yapmaya yöneltmektedir. Çünkü içeriklerin direkt olarak reklam yapılan ağlar üzerinde yer alması, sayfaların daha hızlı açılmasına ve kullanıcıların başka sayfaya gitmeden direkt içeriğe ulaşabilmelerine imkan vermektedir. Bu durum kullanıcılar tarafından daha cazip görülmektedir. Şuan yurt dışında birçok yayıncı, kullanıcıları kendi sitesine çekmek yerine, içeriklerini doğrudan sosyal medya ağlarında barındırmaya başlamıştır. ( Facebook Instant Articles uygulaması). Bu duruma Apple da örnek gösterilebilir. Apple, “Apple News” uygulaması için direkt olarak kendi sunucuları üzerinden içerik barındırmaya izin veren CMS (içerik yönetim sistemi) arayüzünü tasarlamıştır. Süreç bu şekilde ilerlemeye devam ederse, kendi sitesine yönlendirerek reklam yapmaya çalışan sitelerin işi biraz daha zorlaşacak gibi gözükmekte. Google ve Facebook’un bu yeni özellikleri, yavaş yavaş blogların yerini de alabilir. Kim bilir belki de yayıncılar ve markalar kendi sitelerinden vazgeçerek, direkt olarak sosyal ağlarda ve arama motorlarında içerik barındırmaya yönelebilir.

Kurumsal Şirketler İnstagram’ı Nasıl Kullanmalı?

Fotoğraf paylaşım platformu olan İnstagram, günden güne hızla büyümesini sürdürmektedir. Her geçen gün kullanıcı sayısı artan ve sürekli kendini geliştiren İnstagram, dünyanın en büyük fotoğraf paylaşım alanı haline gelmiştir. İnsanların yoğun bir şekilde kullandıkları bu sosyal medya platformu, kurumsal firmalarında bu alanda aktif olmasını gerekli kılmıştır. Çünkü İnstagram, kullanıcılara kolay ulaşılabilmesi, onlar ile etkileşime geçilebilmesi ve kalıcı bağlar kurulabilmesi için güzel bir aracı durumundadır. Ayrıca ürün ve hizmet tanıtımlarının da kolaylıkla yapılabildiği bir alandır. Tabi ki doğru kullanıldığı takdirde. Normal kullanıcılara kıyasla, kurumsal hesaplar için İnstagram kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Peki, kurumsal hesapların İnstagram yönetimi konusunda dikkat etmesi gereken hususlar nelerdir?

Sosyal Medya Danışmanlığı hizmetinden yararlanarak; İnstagram ve diğer sosyal medya hesaplarının yönetimini profesyonelce yürütebilirsiniz.

İnstagram’da Kurumsal Hesap Yönetimi

İnstagram’da kurumsal hesap yönetimine başlamadan önce doğal olarak bir araştırma sürecine gireceksiniz. Daha önceden bu konuda bilgi sahibi değilseniz ya da bu alana çok hakim değilseniz; neyi, nasıl yapacağınız konusunda bir araştırmaya ihtiyacınız olacaktır. Direkt bu konu hakkında bilgilendirici ve yönlendirici paylaşımların yapıldığı Instagram for Business İnstagram Blog’u size yeni fikirler verecek ve sizi aydınlatacaktır. Bu blogta diğer kurumların İnstagram hesaplarını nasıl yönettikleri konusunda örnek paylaşımlar, İnstagram hakkında bilgiler ve haberler yer almaktadır. Bu blogu takip etmeniz sizinde yararınıza olacaktır. Diğer kurumların tecrübelerinden faydalanabileceğiniz gibi sizde ilerleyen süreçlerde edindiğiniz tecrübeleri burada paylaşabilirsiniz.

İnstagram’ı etkili kullanmak için yapacağınız araştırmalar ve elde edeceğiniz bilgiler elbette her zaman devam edecektir. Çünkü her geçen gün bir başka yenilik ile karşılaşabilirsiniz. Bu yüzden de sürekli araştırmaya ve öğrenmeye devam etmelisiniz. Kurumsal hesaplar için İnstagram önerilerini, belirli başlıklar altında toplamak konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır. Şimdi bu alt başlıkların neler olduğuna ve neleri kapsadıklarına bir göz atalım.

Kurumsal Şirket Hesabı Oluşturun: Öncelikli olarak yapmanız gereken, İnstagram hesabınızı Business yani kurumsal hesap olarak oluşturmak olacaktır. İnstragram’da yeni hesap oluştururken; bireysel hesap ve kurumsal hesap olarak iki seçenek bulunmaktadır. Sizde kurumsal hesap oluşturarak sosyal medyanın, firmanız için sunacağı avantajlardan faydalanmalısınız.

Kurumsal Profil Bilgilerinizi Detaylı Verin: Kurumsal hesabınızı oluştururken ilk dikkat etmeniz gereken nokta, doğru hesap ismi kullanmak olacaktır. Sonuçta hesap isminiz firmanızın temsilcisi durumundadır. Hesabınızı oluşturduktan sonra, profil bilgilerinizi özenle doldurun. Profil resmi, kurum hakkında açıklama, firma web site adresi, diğer sosyal medya hesaplarının bağlantıları, iletişim bilgileri gibi insanların sizi anlayabileceği bilgilere profilinizde yer verin.

Kullanım Amacınızı Belirleyin: Oluşturduğunuz kurumsal İnstagram hesabını, hangi amaçla kullanacağınıza önceden karar vermelisiniz. Ürün, hizmet tanıtımı yapmak için mi? İnstragram üzerinden satış yapmak için mi? Yoksa sadece kullanıcılarınız ile etkileşimde bulunmak için mi? Ne amaçla kullanacağınıza önceden karar verin ki, stratejilerinizi ona göre belirleyin.

Hedef Kitle Analizi yapın: Sosyal medyayı oluşturan kullanıcı profili çok çeşitlidir. Yani herkesin zevkleri, ilgi alanları vs. birbirinden farklıdır. Bu açıdan sizde kendi hedef kitlenizin nasıl olması gerektiği ve kimlerden oluşması gerektiğini önceden belirleyin. Kendi özel hedef kitlenizi belirledikten sonra, elbette ki genele de hitap edebilirsiniz. Yeni kullanıcıları kazanabilirsiniz. Ama hedeflerin belirlenmesi bu yolda kullanılacak planların belirlenmesine etki etmektedir.

Kullanıcıyı Reklama Boğmayın: İnstagram’da kurumsal şirket hesabınızı yönetirken, sürekli ürün, hizmet tanıtımlarına yönelik, reklam içerikli paylaşımlar yapmayın. Çünkü bu durum kullanıcıları bunaltıp, sizden uzaklaştırabilir. Artık insanlar yoğun reklam içeriklerinden bunalmış durumdalar. Bundan dolayı paylaşım içeriklerinizi çeşitlendirin. Kullanıcıyla daha çok etkileşim sağlayacak paylaşımlarda bulunun. İçerisinde insanların yer aldığı ve insanların dikkatini çekecek görseller paylaşın. Şirketinizi tanıtacak fotoğraflar, çalışanlarınızın iş halindeki fotoğraflarını, çalışma alanlarınıza ait fotoğraflar, gündelik yaşama ait görseller ve benzeri paylaşımlarda bulunmanız sizin yararınıza olacaktır. Birde kullanıcıyı tetikleyecek, sizinle etkileşimde bulunmasını sağlayacak fotoğraf ve videolar paylaşmaya da özen gösterin.

Zamanı Doğru Kullanın ve Düzenli Paylaşımlar Yapın: Yapılacak paylaşımlar için doğru zamanlamayı bilmek önemli bir durumdur. Doğru zaman seçimi, kullanıcılarınıza ulaşabileceğiniz en uygun zaman dilimini içermektedir. Yani günün hangi saatinde paylaşım yaptığınızda daha fazla kullanıcıya erişebileceğinizi bilebilmelisiniz. Paylaşımlarınız içinde bir düzen oluşturmalısınız. Düzenli paylaşım yapmayı gün içerisinde çok sık paylaşım yapmakla karıştırmayın. Burada belirtilmek istenen, yapılacak paylaşımların bir planlamaya oturtulması yönündedir.

Paylaşımlarınızda Hashtag Kullanın: Hesabınızdan yapacağınız paylaşımların altına, kendinize özel ve paylaşımınızı ifade eden hashtaglar kullanmanız, daha fazla kullanıcıya ulaşmanızı kolaylaştıracaktır.

Resmi Olun Ancak Despot Davranmayın: Kurumsal İnstagram hesabınızı yönetirken, kullanıcılara karşı seviyeli ve resmi davranın. Ancak bu resmiyet sizi insanlardan soyutlayacak, despot bir imaj oluşturacak biçimde olmamalıdır. İnsanlar seviyeli ancak sıcak ve içten bir iletişimden yanadır. Bundan dolayı yapacağınız paylaşımların arasına günlük yaşantıya uygun, ek paylaşımlar ekleyebilirsiniz. Günaydın, iyi akşamlar ve benzeri mesajlar paylaşabilirsiniz. Birde kullanıcıların, sizin paylaşımlarınızın altına yapmış olduğu yorumlara, size sormuş oldukları sorulara cevap vermeyi ihmal etmeyin.

İnstagram “Direct Message” Özelliğini Kullanın: İnstagram üzerinden kampanyalarınızı duyururken, direct mesaj özelliğinden faydalanabilirsiniz. Takipçileriniz ile çoklu sohbet ortamı yaratmanız konusunda bu özellik size artı sağlayacaktır. Mesaj grupları üzerinden soru, cevaplar düzenleyerek hem kullanıcıları bilgilendirebilir hem de kampanyalarınızı tanıtabilirsiniz. İnstagram Direct Message özelliğini kullanırken, fotoğraf paylaşmanız gerektiğini de unutmayın.

İnstragram Filtrelerinden Faydalanın: Hesabınızdan yapacağınız görsel paylaşımlarında, onları benzer paylaşımlar içerisinden ayrılmasını sağlamak ve farklılık katmak için İnstagram’ın filtre özelliklerinden faydalanın.

Sponsorlu Reklamlar Yayınlayın: İnstragram üzerinden ücretli reklamlar yayınlayabileceğinizi unutmayın. Günümüzde pek çok marka İnstagram’da reklam çalışmaları yapmaktadır. Sponsorlu reklamlar sayesinde daha fazla kullanıcıya ulaşabilirsiniz.

Kullanıcıları Teşvik Edici Paylaşımlar Yapın: Kurumsal İnstagram hesabınız üzerinden, firmanıza ait özel indirim duyuruları, promosyon kodları ve kampanya paylaşımları yapın. Böylelikle hem takipçi sayınızı arttırabilir hem satışlarınıza katkı sağlayabilirsiniz.

Kullanıcı Paylaşımlarını Repost Edin: Sizin Hashtagleriniz ile paylaşım yapan kullanıcıların gönderilerini Repost edebilirsiniz. Yani onların paylaşımlarını kendi sayfanızda yayınlayabilirsiniz. Bunu yapmanız hem kullanıcıyı değerli hissettirecek hem de insanların sizin hakkınızda paylaşım yapmalarını teşvik etmiş olacaksınız.

Kurumunuzun Kapılarını Takipçilerinize Açın: Bu konuyla ilgili yukarıda kısa bir bilgi vermiştik. Peki, burada anlatılmak istenen nedir? Şirketinizde işlerin nasıl yürüdüğünü, çalışma alanlarınızı, çalışanlarınızın iş yaparken ki fotoğraflarını paylaşmanız; markanıza hem profesyonellik katacak hem de markanıza karşı güven duygusunu arttıracaktır. Genel olarak çoğu insan şeffaflığı sevmektedir. Sizde ara sıra bu konuya istinaden paylaşımlarda bulunabilirsiniz.

Sonuç olarak; İnstagram doğru bir şekilde kullanıldığı zaman; marka farkındalığını, profesyonellik imajını, bilinirliğini ve kullanıcı etkileşimini arttırabilecek bir sosyal medya platformudur. Yapacağınız paylaşımlarla amacınızın sadece reklam yapmak olmadığını göstermeniz, takipçilerinizi size bir adım daha yaklaştıracaktır. Yaklaşım olarak resmi, ilgi olarak samimi ve içten olmayı unutmayın.

Pinterest Nedir?

Pinterest, insanların ihtiyaçları doğrultusunda planlamalar yaptığı, satın almak ve yapmak istedikleri şeyleri keşfettiği ve kendi sayfalarında arşivlediği bir sosyal medya platformudur. Bir başka deyişle; ilgi alanları ortak insanların resim, video, yemek tarifi, seyahat yerleri, moda, sağlık, dekorasyon önerileri ve benzeri birçok konuda birbirleriyle etkileşimde bulunduğu ve ilgi alanlarına göre paylaşımları takip ettikleri bir platformdur.

Pinterest’in kendisine ait terimleri bulunmaktadır. Bunlar Pinterest kullanımı sırasında faydalanacağınız şeylerdir. Bu tabirlerin neler olduğunun ve ne işe yaradıklarının anlaşılması için kısaca açıklamasını yapmak faydalı olacaktır.

Pin: Paylaşım yapılırken kullanılan butonun adıdır.

Pinboard (pano): Kendi sayfanızda oluşturduğunuz kategorilere ait konu alanlarını ifade etmektedir.

Pinning: Paylaşacağınız ya da ekleyeceğiniz içeriği tanımlamaktadır.

Repin: Başka birinin paylaştığı pini, sizin paylaşmanız anlamına gelmektedir. Bu Twitter’daki Retweet ile aynı durumdur.

Pin İt Button: Web siteler üzerinden Pinterest’te paylaşım yapmak için tarayıcıya eklenen butondur.

Pinner: Pinterest’te paylaşım yapan kullanıcılar için kullanılan tabidir.

Pinterest Nasıl Kullanılır?

Pinterest’i kullanmak için öncelikle kendinize bir hesap oluşturmanız gerekmektedir. Kullanıcı hesabınızı isterseniz Facebook hesabınız ile isterseniz mail adresiniz ile yeni üyelik oluşturarak açabilirsiniz. Kullanıcı hesabı oluşturduktan sonra ilgi alanlarınıza ait hesapları takip edebilir, kendi sayfanızda ilgilendiğiniz konular ile ilgili panolar oluşturarak içerik paylaşımı yapabilirsiniz. İlk başlarda biraz karışık gelse de biraz kurcaladığınız zaman kullanımına alışabilirsiniz. Pinterest temelde; ilgi alanınız ile ilgili fotoğraf, video ve alıntı gibi içeriklerin paylaşıldığı bir mecradır.

Sizde kullanıcı hesabınızı oluşturduktan sonra ilgilendiğiniz konular hakkında Pinterest üzerinden arama yaparak, paylaşılan içeriklere ulaşabilirsiniz. Ulaştığınız bu içerikleri kendi sayfanızdaki panolara ekleyebilirsiniz. Bununla beraber gezdiğiniz web sayfalarında hoşunuza giden içerikleri Pin butonu sayesinde, Pinterest hesabınızda paylaşabilirsiniz. İsterseniz bilgisayarınız üzerinden kendi görüntülerinizi de Pinterest hesabınıza yükleyebilirsiniz. Yani temelde Pinterest üzerinden paylaşım yapmanın üç farklı yolu vardır. Ayrıca Pinterest’te aradığınız içeriklere ulaşmanız için illa diğer hesapları takip etmenize de gerek yoktur. Pinterest arama kısmına bulmak istediğiniz konuya ait kelimeleri yazıp arama yaparak istediğiniz içeriğe ulaşabilirsiniz.

Sosyal Medya Danışmanlığı hizmetinden yararlanarak; Pinterest ve diğer sosyal medya hesaplarının yönetimini profesyonelce yürütebilirsiniz.

Pinterest’in Kullanım Amacı Nedir?

Temel olarak yukarıda yaptığımız açıklamalar Pinterest’in kullanım amacını dair bilgiler içermektedir. Pinterest, birçok kişi tarafından gündemi takip etmek, yeniliklerden haberdar olmak, ilgilendikleri konular hakkındaki içeriklerden fikir edinmek ya da ilgi alanlarına ait paylaşımlarda bulunmak için kullanılmaktadır. Pinterest’in kullanıcılara yeni fikirler edinmeleri konusundan sağladığı kolaylık sayesinde, insanlar bu sosyal mecrayı yoğun olarak kullanmaktadır.

Kısa bir örnek ile açıklayacak olursak sanırım bu durum daha iyi anlaşılacaktır. Diyelim ki; yaz sezonu için kendinize yeni kıyafetler alıp, yeni kombinler oluşturmak istiyorsunuz. Alışveriş yapmadan önce neler almanız gerektiği, nasıl kombinler oluşturmanız gerektiği konusunda fikir sahibi olmak istiyorsunuz. İşte bu konuda hemen Pinterest’in yardımına başvurabilirsiniz. Pinterest’te konu ile ilgili yapacağınız aramalar neticesinde, dünyanın dört bir yanından giyim konusunda paylaşılan fikirlere, görsellere, bilgilendirmelere ulaşabilirsiniz. Diğer kullanıcıların tavsiyelerini öğrenebilir, kendileri için aldıkları ve sayfalarında paylaştıkları kıyafetlerden esinlenebilir ya da onların hoşuna giden ve markalara ait paylaştıkları içeriklere ulaşabilirsiniz. Diğer kullanıcıların Pin’lemiş oldukları panolara göz gezdirerek aklınızdaki soru işaretlerini giderip, yeni fikirler edinebilirsiniz.

Firmalar İçin Pinterest Kullanımı

Son zamanların popüler sosyal medya platformlarından olan Pinterest’in kullanıcı sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Çok geniş yelpazeli bir içeriğe sahip olan Pinterest, bu özelliği ile kullanıcılara güzel deneyimler yaşama imkanı sunmaktadır. 7’den 70’e her türlü içeriğin yer aldığı ve oluşturulabildiği Pinterest, insanların her konuda bilgi edinmesine imkan vermektedir. Kişilerin ilgi alanlarına yönelik içerikleri kaydedip, geriye dönük olarak bunlara ulaşma imkan sağlamaktadır. İçeriklerin kolay oluşturulabiliyor olması ve rahatlıkla kaydediliyor olması, işletmeler açısından da Pinterest kullanımını yaygınlaştırmıştır. İşletmeler açısından Pinterest, kullanıcılara kolay ulaşılabilen, hizmet ve ürünlerin kolay ulaştırılabildiği bir sosyal medya platformudur.

İşletmeler Pinterest sayesinde; bir şeyler planlamak, satın almak veya yeni şeyler keşfetmek isteyen milyonlarca kişiye kolaylıkla ulaşabilmektedir. Peki, kurumsal hesaplar için Pinterest kullanımı nasıl olmalıdır?

İşletme Hesabınızı Oluşturun

Bunun için atacağınız ilk adım Pinterest’te bir işletme hesabı açmaktır. Böylelikle insanların Pinterest’te işletmenizi kolayca bulmasına yardımcı olacaksınız.

İkinci adım olarak oluşturduğunuz Pinterest hesabından ‘web sitenizi onaylamanız’ büyük öneme taşımaktadır. Web sitenizi onaylamanız; kullanıcılar tarafından siteniz üzerinden kaydedilen Pinlerde logonuzun veya profil resminizin görünmesini sağlayacaktır. Ayrıca web sitenizi onaylamanız sayesinde, Pinterest Analytics içindeki web analiz verilerine de erişebileceksiniz. Web sitenizi onaylamak için ayarlar kısmında yer alan “website” alanına sitenize ait URL’yi kopyalayıp “web sitesini onayla”ya tıklamanız gerekmektedir. Ardından açılan sayfa üzerinden gerekli alanları doldurarak web sitenizi doğrulayabilirsiniz.

Web Sitenize Pin Butonu Ekleyin

İşletme hesabınızı oluşturup, web sitenizi onayladıktan sonra, Pin Butonunu sitenize eklemeyi unutmayın. Pin butonunun sitenizde yer alması, kullanıcılar tarafından Pin eklemeyi kolaylaştıracaktır.

Etkili Panolar ve Pinler Oluşturun

İşletmenize ait Pinterest sayfası üzerinden etkili panolar ve kaliteli Pinler oluşturmanız, Pinterest’en beklediğiniz verimi almak için önemli bir kriterdir. Firmanıza ait hizmetleri veya ürünleri en iyi şekilde temsil edecek görselleri oluşturmanız ve bunlara ait açıklamaları doğru şekilde eklemeniz altın kural niteliğindedir. Sonuçta Pinterest’in görsellerin paylaşılıp, eklendiği bir mecra olduğunu unutmayınız.

Sayfanızda oluşturacağınız panoların ve Pinlerin isimlerini oluştururken, insanların size en kolay ulaşabileceği şekilde oluşturmanız diğer önemli bir kriterdir. Bunları anahtar kelimeleriniz olarak düşünebilirsiniz. Yani zengin kaynaklı ve SEO stratejisindeki anahtar kelimeleri içeren panolar oluşturun.

Pinnerları Analiz Edin

Pinterest’ten yüksek verim elde etmek istiyorsanız, Pinner’ların kullanım alışkanlıklarını iyi analiz edin. Pinner’ların nelere değer verdiğini, en çok neleri beğendiğini web analiz verileriniz ile takip edin. Pinlerinizi ona göre şekillendirin.

Pinterest Hesabınızı Diğer Platformlarda Tanıtın

Oluşturduğunuz Pinterest hesabını diğer sosyal medya platformlarında tanıtmanız önemli bir durumdur. Böylelikle diğer sosyal medya ortamlarında sizi takip eden kişilerin, Pinterest hesabınızdan haberdar olmasını sağlayabilirsiniz.

Kullanıcılar ile Etkileşimli İletişimi Tercih Edin

Kullanıcılar ile etkileşimde bulunmanız sizi takip edecek kişilerin sayısını artıracağı gibi, insanların sizin varlığınızdan haberdar olmasını da sağlayacaktır. Kullanıcıların Pinlerini beğenmeniz, bazı durumlarda yorumlar yapmanız, hatta repin yapmanız kullanıcıların hoşuna gidecek ve sizinle etkileşime geçmelerine olanak tanıyacaktır. Hatta kendi sayfanızda firmanız ile ilgili oluşturduğunuz panoların altına, ziyaretçilerinizle etkileşimde bulunabilmek için bir pano dahi oluşturabilirsiniz. Bu panoya, sizin sektörünüzle ilgilenen ya da ilgilenebileceğini düşündüğünüz kullanıcıların pinlerini repin ederek, kullanıcıların sizden haberdar olup, sizi takip etmesine katkıda bulunabilirsiniz. Aynı zamanda kendi ilgi alanınıza yönelik Pinleri bu gibi panolarda sergileyerek, diğer kullanıcılar ile ortak ilgi alanları oluşturabilirsiniz.

Pinlerinizdeki Renk Seçimlerine Özen Gösterin

Yapılan araştırmalar ve elde edilen veri sonuçlarına göre; Pinterest üzerinde baskın renkli görseller diğer resimlere göre daha fazla paylaşılmaktadır. Sizde paylaşacağınız görsellerdeki renk dominantlığına dikkat edin.

Blog İçeriklerinizi Tanıtın

Ürün ve hizmetleriniz için oluşturduğunuz blog ve makale gibi içerikleri Pinterest üzerinden paylaşın. Bu içerikleriniz için sayfanızda ayrı bir pano oluşturmanız doğru bir tercih olacaktır. İçerikleriniz için Pinterest’te paylaşılabilecek güzel görseller kullanın.

Pin Açıklamalarınıza Linkler Verin

Yaptığınız Pin açıklamalarına, web siteniz üzerinden linkler vermeye özen gösterin. Böylelikle o linkler üzerinden sitenize ziyaretçi akışı sağlayabilirsiniz. Böylelikle, site analiz sonuçlarından da sitenize Pinterest üzerinden kaç kişinin geldiğini öğrenebilirsiniz.

Videolar İçin Pano Oluşturun

Pinterest kullanıcıları bu mecra üzerinden sadece resim paylaşımı yapmakla sınırlı kalmamaktadır. Pinner’lar aynı zamanda video paylaşımları da yapmaktalar. Bundan dolayı sizde işletmenize ait önemli videolarınızı Pinterest üzerinden paylaşın.

Sitenize İçerikleri Yerleştirin

Pinterest, içeriklerinizi web sitenize yerleştirebilme (embed) imkanı da sunmaktadır. Bunu yapmanız diğer yerlerde Pinterest içeriklerinizin görünürlüğünü açığa çıkartacaktır.

Takipçi Sayısı Sizi Endişelendirmesin

Son olarak; Pinterest hesabınızdaki takipçi sayısının düşük olmasının, her zaman kötüye yorulacak bir durum olmadığını hatırlatmakta fayda vardır. Diğer sosyal medya platformlarında binlerce veya milyonlarca takipçiniz varken, Pinterest hesabınızın onlara nazaran çok çok düşük sayılarda takipçiye sahip olması normal karşılanabilir bir durumdur. Burada önemli olan nokta; sayfanızın, pinlerinizin ve panolarınızın almış olduğu gösterim sayısıdır. Bu durumu örneklerle açıklarsak sanırım daha anlaşılır olacaktır. Kotex’in, Pinterest üzerinden yapmış olduğu ilk reklam kampanyası 700 binin üzerinde gösterim almıştır. Ancak Kotex’in takipçi sayısına bakıldığında sadece 164 kişi olduğunun görülmesi herkeste bir şaşkınlık yaratmıştır. Bu yüzden sizde Pinterest hesabınızdaki niceliğe değil, niteliğe önem verin.

Anti SEO Çalışmaları

Web siteleri, link kalitesini artırmak adına başka siteler üzerinden bağlantı almaktadır. Bu link çalışmalarına Backlink adı verilmektedir. Backlink, bir web sitesinin başka bir web sitesine, ana sayfasından ya da web sitesinin herhangi bir alanından metin veya görsel üzerinden link ile yönlendirme yapma işlemidir.

İnternet sitenize başka sitelerden gelen linkler size referans olan siteler olarak algılanmaktadır.  Ancak bu Backlinkler her zaman faydalı sonuçlar doğurmamaktadır. Bazı durumlarda sitenizi arama sonuçlarında sıralama olarak düşürecek tehlikeli durumlarla karşılaşılabilirsiniz. Çünkü diğer kullanıcılarda sizin sitenize ait linkleri başka web sitelerine ekleyebilir. Bundan dolayı web sitenize dışarıdan gelen link bağlantılarını düzenli olarak takip etmelisiniz. Böylelikle zararlı olduğunu düşündüğünüz Backlinkleri tespit ederek bu dış bağlantıları reddedebilirsiniz.

Sürekli değişen Google algoritmaları da sitenize almış olduğunuz Backlikler üzerinden sizi zarara uğratabilir. Google algoritmalarının güncellenmesi, genel olarak sitelerin sıralamalarında ve kalite durumlarında değişiklikler olmasına sebep olmaktadır. Bundan dolayı eskiden almış olduğunuz ve sıralamanızın yükselmesine katkı sağlayan Backlinkler gelecekte sitenize zarar verebilecek hale gelebilir. Bu gibi durumlarda siteniz üzerinden manuel olarak filtreleme işlemleri gerçekleştirmek durumunda kalabilirsiniz.

Bunların yanı sıra Anti SEO çalışmaları da size zarar verebilir. Sitenize zarar vermek isteyen kişiler, sitenizin sıralamasını düşürmek için Anti SEO çalışmaları yapabilir. Size zararı dokunacak İnternet siteleri üzerinden haberiniz olmadan alacağınız Backlinkler site sıralamanıza zarar verecektir. Bu durumu kesinlikle unutmamalısınız ve bu yüzden düzenli olarak Backlinklerinizi takip etmelisiniz.

Anti SEO Çalışmalarının Tespit Edilmesi

Web sitelerin sıralamasını etkileyen birçok değişken bulunmaktadır. Site sıralamalarına zarar veren durumlardan biride ‘Anti SEO’ çalışmalarıdır. Web sitenizin Anti SEO çalışmalarına maruz kalıp, kalmadığını tespit edebilmeniz, sitenizin geleceği açısından büyük önem arz etmektedir. Anti SEO çalışmalarının tespiti aşamasında yapmanız gereken ilk iş; sitenize dışarıdan gelen ve zarar veren bağlantıların olup olmadığını kontrol etmektir. Peki, sitenize dışarıdan gelen linklerin yararlı ya da zararlı olduğunu nasıl tespit edebilirsiniz? Bu konuda size yardımcı olacak ve büyük fayda sağlayacak iki önemli SEO aracı bulunmaktadır. Şimdi bu SEO araçlarının neler olduğuna bir bakalım.

Open Site Explorer

Open Site Explorer (OSE), Moz şirketinin kullanıcılara sunmuş olduğu ücretsiz bir SEO aracıdır. Moz, SEO araçları konusunda önde gelen şirketlerden biridir. Open Site Explorer, SEO aracı ise kullanımı kolay, basit bir link ve SEO durum analiz aracıdır. Otoriteler tarafından SEO araçları arasında en iyilerden biri olarak kabul edilmektedir. En büyük avantajlarından biri, sürekli değişen algoritma sistemleri ile eş zamanlı olarak kendisini yeniliyor olmasıdır.

Open Site Explorer’ın kullanımı oldukça basittir. OSE’ye giriş yaptıktan sonra karşınıza çıkan sayfa üzerinde bulunan URL alanına, analizini gerçekleştirmek istediğiniz internet sitesinin URL’sini yazıp ‘search’ butonuna basacaksınız. Biraz beklemenizin ardından sistem size analizini yaptığınız siteyle ilgili; Domain Authority ve Page Authority puanlamalarının bilgisini verecektir. Bununla beraber ilgili web sitesine gelen ve siteden giden linklerin analiz raporunu sunmaktadır. Linklerle ilgili sunulan raporlamada çıkan her site için Spam skoru belirleyen sistem, bu sitelerden aldığınız Backlinklerin zararlı olup olmadığı konusunda size öneriler sunmaktadır.

Ahrefs

Ahrefs, en iyi Backlink sorgulama SEO araçları içerisinde yer alan bir sitedir. Hem ücretli hem ücretsiz olarak hizmet sağlamaktadır. Her konuda tam detaylı bir veri analizi çıkarmasa da Backlink yapısının incelenmesi açısından belli bir başarıya sahiptir. Bundan dolayıdır ki 300 binin üzerinde kullanıcı sayısı ile Ahrefs, 300 milyardan fazla indekslenmiş URL ve 750 milyarın üzerinde kayıtlı Backlink havuzuna sahiptir. Her 15 dakikada bir, Backlink veri tabanı güncellemesi yapması da ona ayrı bir değer katmaktadır.

Ahrefs, sunduğu puanlama sistemiyle, ilgili sitelerin kalitesine göre bir puanlama sunmaktadır. Bu sayede düşük puana sahip bağlantıları inceleyerek reddedebilirsiniz. Ancak sistem tarafından sunulan raporların Backlink analizi bölümlerinde belli kısıtlamalar bulunmaktadır. Ahrefs ile aylık ve yıllık Backlink gidişatını grafik üzerinden takip edebilirsiniz. Ahrefs ile backlinklerin hangi kelimeler üzerinden ve ne yoğunlukla geldiğini görebilirsiniz. Aynı zamanda tekil URL’ler konusunda da geniş veri bilgisi sunmaktadır. Tüm bunların yanında sitenin Backlink haritasına geçmişe dönük olarak, grafiksel ve istatistiksel olarak da bakmak mümkün. Kullanımı konusunda ise pratik bir ara yüze sahip olması da onun tercih edilme sebeplerindendir.

Bağlantıları Reddetme (Disavow Links)

Sitenize zarar verebilecek bağlantıları tespit ettikten sonra ilgili URL’leri reddetmeniz gerekmektedir. Böylelikle bu zararlı Backlinklerin site sıralamanıza zarar vermesini engelleyebilirsiniz. Bu konuda size yardımcı olacak olan Google The New Disavow Links Tool aracından faydalanabilirsiniz. Google Bağlantı Reddetme Aracı için tıklayınız.

Google Geri Bağlantıları Reddetme

Google nezdinde sitelerin önem derecesini belirleyen bir PageRank değeri bulunmaktadır. PageRank, bir siteye başka sitelerden gelen bağlantılara göre verilen değerdir. PageRank, Google için önemli bir sinyaldir. Google, bir siteden verilen bağlantıyı, sitenizin kalitesiyle ilgili olarak bir referans olarak görmektedir. Ancak bazı üçüncü taraf siteler web sitenizi olumsuz yönde etkileyebilir. Google’da web sitenizin olumsuz yönde etkilenmemesi için bir takım çalışmalar yaparak size yardımcı olmaktadır. Bazı durumlarda, geri bağlantılar Google’ın bir site ya da bir sayfayla ilgili olarak görüşünü etkileyebilmektedir. Bu yüzden ilk olarak, sitenize yönelik spam içeren veya düşük kaliteye sahip Backlink bağlantılarını web üzerinden kaldırmalısınız. Kendi imkanlarınızla yaptığınız, geri bağlantıları reddetme çalışmalarında yetersiz kaldığınız durumlarda Google’dan yardım alabilirsiniz. Yani Google’dan, sitenizi değerlendirirken tespit ettiğiniz bazı bağlantıları dikkate almamasını talep edebilirsiniz. Geri bağlantıları reddetme konusunda Google’dan yardım alırken yapmanız gereken çalışmalar iki aşamadan oluşmaktadır. Şimdi sırasıyla bu aşamaların neler olduğunu açıklayalım.

Geri Bağlantıların Listesinin Oluşturulması ve Reddetme

Öncelikli olarak sitenize yapılan bağlantıların listesini indirmeniz gerekmektedir. Daha sonra reddetmek istediğiniz bağlantıları içeren bir “Yeni Metin Belgesi” oluşturmalısınız. Ardından oluşturduğunuz dosyayı Google’a yüklemelisiniz. Reddedilecek bağlantıların listesini Google’a yüklemek için; bağlantıları reddetme aracı sayfasına giriş yapın. Ardından sitenizi seçin ve bağlantıları reddet’i tıklayın. Son olarak dosya seç’i tıklayın ve hazırladığınız dosyayı sisteme yükleyin.

Geri bağlantıları reddetme konusunda iki ayrı seçenek şansınız bulunmaktadır. Backlink aldığınız siteye ait tüm sayfalardan gelen bağlantıları reddedebileceğiniz gibi isterseniz, tek bir sayfa ait URL’yi reddetme seçeneğinizde bulunmaktadır.

Backlink aldığınız bir siteye ait tek bir sayfayı reddetmek için doğru kullanım şekli;

# example.com removed most links, but missed these http://spam.example.com/stuff/comments.html
http://spam.example.com/stuff/paid-links.html
# Contacted owner of shadyseo.com on 7/1/2012 to
# ask for link removal but got no response
domain:shadyseo.com

Google’dan, Backlink aldığınız bir siteye ait tüm bir sayfayı reddetmesini istiyorsanız doğru kullanım şekli;

domain:siteadı.com

SEO Danışmanlığı hizmeti için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Google Adwords Kalite Puanı

Google, günümüzde internet kullanıcılarının arama yaparken en çok tercih ettiği arama motorudur. Bu yüzden Google kullanıcılar ile web siteleri buluşturan bir aracı konumuna gelmiştir. Bu da kullanıcılar ve web siteleri açısından Google’ın ne kadar önemli olduğunun bir kanıtıdır. Google’ın bu konuda en çok önem verdiği durumsa, ziyaretçilere en doğru bilgiyi içeren sayfayı, en hızlı şekilde ulaştırmaktır. Böylelikle ziyaretçinin kullanım deneyimini en üst seviyede yaşamasını hedeflemektedir.

Google’da ilk sayfada ve en üstte yer almanın iki farklı yolu vardır. Birinci yol, sitelerin yaptıkları SEO çalışmaları ile organik sonuçları hedefleyerek arama sonuç sayfalarının üst sıralarında yer almasıdır. İkinci yol ise, Google Adwords reklamlarını tercih ederek ücretli konumlar ile arama sonuç sayfalarının üst sıralarında yer almaktır. Bu bakımdan Google, e-ticaret firmalarının, kullanıcılara ulaşması konusunda önemli bir köprü görevi üstlenmektedir. E-ticaret firmaları Google Adwords reklam kampanyaları ile kullanıcılara ulaşmayı hedeflemektedir.

Ücretli reklam hizmeti konusunda dikkat edilmesi gereken ve unutulmaması gereken bazı durumlar vardır. Google Adwords reklam hizmeti kullanıyor olmanız veya reklam bütçenizin yüksek olması arama sonuç sayfalarında ilk sırada yer almanız için tek başına yeterli bir durum değildir. Çünkü Google, hazırlanan reklam kampanyalarını sadece bütçelerine göre değil, bazı kalite kriterlerini de dikkate alarak sıralar. O zaman, kalite puanının ne olduğuna ve kalite puanını etkileyen faktörlerin neler olduğuna bir göz atalım.

Google Adwords Kalite Puanı Nedir?

Google Adwords kalite puanı; reklam kampanyanız, seçtiğiniz anahtar kelimeleriniz ve açılış sayfanızın kalitesine yönelik hesaplanan bir tahmindir. Kalite puanları 1-10 arası bir ölçek kullanılarak belirlenir. Reklam sıralamasına doğrudan etki eden iki parametre vardır. Bunlar tıklama başına maliyet ve kalite puanıdır. Google tarafından bunun formülleştirilmiş hali ise; ‘Reklam sıralaması = Maksimum TBM x Kalite puanı’ şeklindedir. Reklamınızın kalite puanı ne kadar yüksekse, tıklama başına ödenecek tutar o kadar düşecektir. Bu da demek oluyor ki, Google için kaliteli reklam, sizin için ucuz bütçeli reklamdır. Kalitesi yüksek reklamlar, reklam maliyetlerinin düşmesini ve daha iyi reklam konumları elde edilmesine olanak sağlamaktadır.

Google Adwords Kalite Puanını Etkileyen Kriterler Nelerdir?

Google, hesabınızdaki tüm anahtar kelimeler için 1 ile 10 arasında tahmini bir kalite puanı ölçeklendirmektedir. Bu, anahtar kelimelerin eşleştiği reklam ve açılış sayfalarının kalitesine ilişkin belirlenen bir tahmindir. Bu tahmini kalite puanları temel olarak; beklenen tıklanma oranı, reklam alaka düzeyi, açılış sayfası deneyimine göre hesaplanmaktadır. Genel olarak Google Adwords kalite puanını etkileyen faktörler ise şunlardır:

Reklamın Beklenen Tıklanma Oranı

Google tarafından, oluşturulan reklam kampanyasının, belirlenen anahtar kelimeler ile ne derece eşleşme sağlayacağı ve buna bağlı olarak ne kadar tıklama alacağı hesaplanır. Bunun üzerinden bir değerlendirme yapılır. Seçtiğiniz anahtar kelimelerin reklam konumuna bağlı olarak geçmişteki performansları da bu değerlendirmede göz önünde bulundurulur. Sisteme girdiğiniz reklam metinleri ile belirlediğiniz anahtar kelimelerin uyuşması önemlidir. Çünkü Google’ın tıklama oranını hesaplarken belirlediği tablo ile sizin oluşturduğunuz tablonun uyuşması gerekmektedir. Aksi takdirde reklamlarınızın beklenen tıklama oranları düşük olacaktır.

Reklamın beklenen tıklama oranı puanını yüksek tutmak için bazı hususlara dikkat etmeniz, size fayda sağlayacaktır. Bu konuda sizlere yardımcı olacak birkaç tavsiye;

• Kullanmayı düşündüğünüz anahtar kelimeler için önceden aramalar yapın. Örnek reklam metinlerini bulun ve inceleyin. Bu reklam metinlerinde anahtar kelimelerin ne şekilde kullanıldığını tahlil ederek, kendi reklam kampanyalarınızı oluşturun.
• Verdiğiniz reklam kampanyasında kullandığınız anahtar kelimelerin reklam metninin içinde ve sitenizdeki metinlerde yer almasına özen gösterin.
• Adwords reklamınızda görünecek olan URL uzantısını belirlerken; URL içerisinde anahtar kelimenizi veya anlamsal olarak ona en yakın kelimeleri geçirmeye dikkat edin.
• Oluşturacağınız reklam metinlerini, hedef kitlenizin ilgisini çekecek şekilde hazırlayın. “Hemen incele” ve “satın al” ve benzeri şekillerde harekete geçirici özellikte olmasına dikkat edin.

Reklam Alaka Düzeyi

Reklam alaka düzeyi, kalite puanı belirlenirken en kolay optimize edilenidir. Reklam metinlerinizin, ziyaretçiler tarafından yapılan aramalarda kullanılan anahtar kelimeler ile ne kadar alakalı olduğu değerlendirilmektedir. Reklam alaka düzeyi kriterinden yüksek puan alabilmek için kullanacağınız anahtar kelimelerin önceden araştırmasını ve tahlilini iyi yapın. Belirlediğiniz anahtar kelimeleri, Google anahtar kelime bulucu üzerinden sorgulatın. Daha önceden bu anahtar kelimeler ile yapılmış sorgulamalara göz gezdirin ve reklam metinlerinizi oluştururken önceki sorgulamaları dikkate alın. Ayrıca kampanyanızda kullanacağınız anahtar kelimeleri Google üzerinden aratırken, karşınıza çıkan diğer sorgulamaları reklam metninizde kullanmanız yararlı olabilir.

Açılış Sayfası Deneyimi

Açılış sayfası kalitesi kısmında, reklamınıza tıklayan kullanıcının açılan web sayfası içerisindeki davranışları değerlendirilir. Burada; sayfanın açılma hızı, sayfanın kolay gezilebiliyor olması, açılan sayfanın anahtar kelime ile alaka düzeyi ve sayfanızın şeffaflığı gibi kriterler üzerinden değerlendirmeler yapılmaktadır. Bu kriterlere göre de Google tarafından, kalite puanı verilmektedir. Burada göz önünde bulundurmanız gereken bazı ayrıntılar vardır. Örneğin, açılış sayfanızda yer alan içeriğin özgün olmasına özen gösterin. Açılış sayfanızı sade, gözü yormayacak, gezinmeyi zorlaştırmayacak şekilde düzenleyin. Reklam metninizde kullandığınız anahtar kelimelerin, açılış sayfasında sıkça kullanılmış olmasına dikkat edin.

Google Adwords reklam kampanyalarının kalite puanları hesaplanırken genel olarak yukarıda bahsedilen bu üç hususa dikkat edilmektedir. Bunlar haricinde kalite puanına etki eden diğer kriterleri de birkaç cümle ile özetlemek faydalı olacaktır.

Kalite puanına etki eden diğer faktörler;

Görülen URL’nizin Geçmiş Tıklama Oranı: Daha önceden vermiş olduğunuz Google Adwords reklamlarınız ve bu reklamların tıklama oranları sizin kalite puanınızı etkileyecek bir kriterdir.

Coğrafi Performans: Hesabınızın, hedeflediğiniz bölgedeki başarısı kalite puanınıza azda olsa etkisi olan bir kriterdir.

Hedeflenmiş Cihazlar: Reklamlarınız, her cihaz türü için ayrı ayrı değerlendirilmektedir. Yani reklamınızın, masaüstü/dizüstü bilgisayarlar, mobil cihazlar ve tabletler gibi farklı cihaz türlerinde gösterdiği performanslar üzerinden farklı kalite puanları almaktadır. Burada unutmamanız gereken, her cihaz türü için kalite puanının farklı hesaplanıyor olmasıdır. Yani masaüstü bilgisayarda yakaladığınız yüksek tıklanma oranı ve yüksek kalite puanı mobil cihaz reklamlarını etkilememektedir.

Peki, Kalite Puanı Neden Yüksek Olmalı?

Tıklama başına düşen maliyetinizin düşmesi için kalite puanınızın yükselmesi gerekmektedir.

Kalite puanınız yükseldikçe de vereceğiniz tekliflerde daha iyi bir sıralama elde edersiniz.

Eğer kalite puanı reklam sıralamalarına etki etmemiş olsaydı, yüksek ücret teklifi veren firmaların reklamları hep üst sıralarda yer alırdı. Bu da içeriği uygun olsun ya da olmasın yüksek teklif veren firmaların reklamlarının hep üst sıralarda yer alması anlamına gelirdi. Doğal olarak bu durum kullanıcıların pek hoşuna gitmezdi.

Google Adwords Kalite Puanı Nasıl Kontrol Edilir?

Genel kalite puanınızı iki farklı şekilde görebilirsiniz. Birinci yol, Google Adwords hesabınızın anahtar kelimeler sekmesinden kontrol etmektir. İkinci yol ise, kalite puanı sütununu etkinleştirmektir. Şimdi sırasıyla bu işlemlerin nasıl gerçekleştirildiğine bir göz atalım.

Anahtar Kelimeler Sekmesinden Kalite Puanını Kontrol Etmek

İlk olarak Google Adwords hesabınızdan ‘Kampanyalar’ sekmesine tıklamanız gerekmektedir. Ardından ‘anahtar kelimeler’ sekmesini seçeceksiniz. Bu aşamadan sonra bir anahtar kelimeye ait kalite puanını öğrenmek için, ilgili anahtar kelimenin durum bilgisinin yanındaki beyaz butona tıklamalısınız. Böylelikle; beklenen tıklama oranı, reklam alaka düzeyi ve açılış sayfası deneyimine ait derecelendirmeleri görebileceksiniz.

Kalite Puanı Sütununu Etkin Hale Getirerek Kalite Puanını Kontrol Etmek

Öncelikle, Google Adwords hesabınızdan ‘kampanyalar’ kısmına tıklamalısınız. Ardından ‘anahtar kelimeler’ sekmesini seçeceksiniz. Daha sonra açılan istatistik tablosundan ‘kalite puanı’ sütununu bulun ve tıklayarak kalite puanı sütununu ekleyin. Ardından ‘kaydet’ butonuna tıklayın. Eğer tablonuzda bu sütunla ilgili olan alanı bulamıyorsanız sırasıyla şu işlemleri gerçekleştirebilirsiniz: İstatistik tablosu araç çubuğunda yer alan ‘sütunlar’ sekmesine tıklayın ve ‘sütunları değiştir’ butonunu seçin. Ardından ‘özellikler’ sekmesini seçerek açılan sekmede ‘kalite puanı’nın yanındaki ‘ekle’ seçeneğine tıklayın ve son olarak ‘kaydet’ butonuna basın.

Sonuç olarak; kalite puanı hesaplama skalasında 1 en düşük, 10 ise en yüksek kalite puanını temsil etmektedir. Her anahtar kelime 1’den, 10’a kadar bir kalite puanı almaktadır. Burada kalite puanlarının, reklamlarınızın kalitesini anlamak adına genel bir fikir verdiğini unutmayınız. Bu yüzden Google Adwords kampanyalarına ait reklam Kalite Puanlarınızı yüksek tutmak için, yukarıdaki tavsiyelere uymanız ve reklam metinleriniz ile anahtar kelimelerinizin eşleşmesine dikkat etmeniz sizin yararınıza olacaktır.

Unutulmaması gereken bir başka durum ise; Google Adwords tıklama oranı, reklam alaka düzeyi ve açılış sayfası deneyimine ilişkin gerçek zamanlı ölçümleri hesaplamaktadır. Yani reklamlarınızın arama sonuç sayfasında gösterilip gösterilmeyeceği veya sayfanın neresinde gösterileceğini belirleyen faktör, hesabınızda görülen Kalite Puanı tahminleri değil, açık arttırma anındaki ‘Reklam Sıralaması’dır. Kalite puanı tahminleri, reklam kampanyalarının açık artırmadaki genel performansına yönelik tahmin verir ve Reklam Sıralamasını belirlemek için açık artırma esnasında kullanılmaz.

Sanal Yönetmen’in Kurumsal SEO Danışmanlığı Hizmetlerinden faydalanarak web sitenizi ve içeriklerinizi SEO uyumlu hale getirebilirsiniz. Böylelikle sitenize ait Google Kalite Puanını yükseltebilir ve reklam maliyetlerinizi düşürebilirsiniz. Ayrıca Sanal Yönetmen’in Reklam Danışmanlığı Hizmeti ile Google Adwords Reklam Kampanyaları yönetimi konusunda da destek alabilirsiniz.